Makaleler


İBRAHİM SEVİMLİ ANISINA

Teyze..." diyorum sevdiğim kadınlara; yaşlarından ötürü değil, asla... "Emmi..." diyorum çok sevdiğim adamlara; yaşlarından ötürü değil; asla!... İlyas emmi, Cahit emmi, Aykut emmi... Engin emmi...

Emmi; baba yarısı, demek... Teyze; ana yarısı...

İlyas emmi uykuyu sevmez... Ben de uykuyu sevmem... 650 senedir uyuyoruz zaten... Hannover'deki dostlarım da uykuyu sevmezler...

Uğur... Can..

Hepsi ağlar havaalanlarında... Rıfaaaat... Brigittereeeee... Canlarım benim...

...Grotte kapanıyor...

200 metre yakınındaki İbo'nun evine gideceğiz...

Gırgır, şamata...

Unutuyoruz Alamanda olduğumuzu... (Gerçek dost Almanlar beni bağışlar, eminim.) Polis geliyor...

- Kaldırın ellerinizi!... Duvara yaslanın! -.......(aramada, birşey yok elbette,)

- Afedersiniz, karşı apartmandan kavga uyarısı aldık... özür dileriz...

- (Ne bilsinler bizim dokunarak ve yüksek sesle şakalaştığımızı...)

Türkler kavga ediyor diye telefon etmişler polise...

Polisin de arayıp bulamadığı, bu işte; "Yasadışı iş" yapan Türkleri enselemek!... (gerisine onun da gücü yetmez ya...) •••

- Ben cenazesine gidemedim... Demokrasi dostu Alman yetkililerine sevgilerimi sunarım:

Erenler cemine her can giremez Hakkın kamberine kul olmayınca Her kamberim diyen kamber olamaz Edep ile erkan yol olmayınca) •

Bir yıl sonra gidebildiğim Hannover'deki arkadaşlarım Aytaç ile Yusuf Aydın, İbo'nun mezarına (?!...) götürdüler beni.

- "Bu ne bilader ?" dedim.

- "Dayı'nın mezarı!"... dediler

"La gardaş, bu bir metreye bir metre yer mi dayının mezarı?." dedim...

Ağlaştık...

(Eğer bir gün, ölmeden önce beni yakın dersem, karım dahi bunu emretse, sakın ha, yapmayın; benim, dostlarımın başımın üstünde ağlayabileceği bir mezarım olsun istiyorum)

Biz alışkın değiliz önemsediğimiz insanların mezarlarının ufacık olmasına:

Abdal Musa'nın mezarı 11 metre, Anadolu erenlerinin mezarların ortalama boyuıo metredir,)

Dayı'ya yakışıyor mu 1x1 metrekare mezar?

İşte bu yüzden mezarları yurt dışında kalan yurtseverlerin mekanları küçük geliyor bana... (Bu Çağrı yalnızca solculara değil, sağcılara da aittir; lütfen cenazelerinizi Anadolu'ya getirin... Kimse yardım etmezse, ben ederim.)

Ha, bir de, o yer ona 25 yıl kiralıktır.

25 yıl içinde arayıp sorulmazsa, kemiklerinden köpek maması yapılacaktır...

Onlar sevgili dost'tan ne anlar? (Anadoluyum ben tanıyormusun ... dediği bu işte Ahmet Arifin...)

Bugün bütün iyi niyetleriyle İbo'yu anmak için toplanacak olanlar, anlatacakları her şeyin eksik olacağını unutmasınlar...

- Sol düşüncenin tarihini cezaevlerinde yazdığını sananlar, cezaevlerine gelen küçücük kıyma makinelerini kimin ve hangi şartlarda getirdiğini unutmasınlar...

"I am a Turkish Boy" dan başka hiç bir dil bilmeyen ozan dostumuzun, Metz'den Han-nover'e, bizden daha önce nasıl ulaştığını çözmeden, Ali Asker'in havaalanlarında döktüğü gözyaşını bilmeden, İbo ile 8 saatlik Münih yolculuğu sırasında konuştuğumuz " Anadolu Kültürleri Enstitüsü" projesini bilmeden afaki nutuklar atanlar, İbo'yu anmasınlar...

Ayrıca; değerli eğitim Sendikası üyesi dostlarım, İbrahim Sevimli'yi anlatırken, Aydın Erol'u, KürşatTimuroğlu'nu anmadan geçerse, eksik olur...

Bugün, İbrahim Sevimli'yi anmaya gelen sevgili eğitimci dostlarıma teşekkür ediyorum.



Ana Sayfa Biyografi Sanatçı Kimliği Makaleleri Foto Galeri Ziyaretçi Defteri İletişim
© Tolga Çandar 2014 | Her hakkı saklıdır | Bu sitede yer alan hiçbir bilgi izin almadan herhangi bir kaynakta yayınlanamaz.